Logo
Çağ Üniversitesi
26.05.2019

SURİYE İÇ SAVAŞI VE TÜRKİYE

Doc.Dr. Murat KOÇ tarafından

SURİYE İÇ SAVAŞI VE TÜRKİYE-RUSYA-İRAN GÖRÜŞMELERİ

Doç.Dr.Murat KOÇ

Çağ Üniversitesi SOBE Müdürü

Melda Belkıs Küpeli

Çağ Üniversitesi SSC Pasifik Saha Sorumlusu

1. Giriş:

Suriye’deki çatışmalar, diktatör rejime karşı olan doğal ve büyük oranda barışsal bir ayaklanmadan tam teşekküllü bir savaşa; bir proxy savaşına, bir devrim niteliği taşıyan devlet çöküşüne, uluslararası silahlı çatışmalara, terörist yapılanmalara ve hepsinin bir arada bulunduğu bir insani drama dönüşmüştür. Suriye’deki bölgeyi istikrarsızlaştıran bu çatışmalarda neredeyse nüfusun yarısı mülteci olarak farklı ülkelere sığınmıştır ve farklı kaynaklara göre ölü sayısı her geçen gün değişmektedir, şu ana kadar yaklaşık olarak 500 binden fazla insan hayatını kaybetmiş ya da kaybolmuştur(1). Tüm Dünyayı etkileyen Suriye kaynaklı gelişmeler devam etmektedir.

2. Barış Görüşmeleri Süreci

Suriye’de rejim ve rejim karşıtı taraflar ile global aktörler, Suriye’deki çatışmaları bölgesel ve küresel bir vekâlet savaşına (proxy war) çevirmiş ve kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirme çabasına girişmişlerdir, bu durum Suriye’deki çatışmayı tarihte çözümü en zor olan çatışmalardan biri haline getirirken beraberinde büyük bir insanlık krizini de gözler önüne sermektedir. İşte tam bu noktada ülkelerin anlaşma yolunda yaptığı görüşmeler çatışmaların diplomatik yollarla çözülebileceği konusunda bir umut ışığı yakmıştır. Bu görüşmeler:

Cenevre-1: İlk Cenevre zirvesi sonuçsuz kalmış, İran ve Suriye taraflarının zirvede bulunmaması da anlaşmazlıkları güçlendirmiştir.

Cenevre-2: Cenevre-2’nin de ilki gibi başarısız olmasının sebebi Esad’ın gitmesini isteyenlerle Esad’ın destekçileri arasında mutabakata varılamamasıdır(2).

Cenevre-3: Bu zirvede İran ilk kez görüşmelere davet edilmiştir. Bu görüşmeler Esad rejiminin Halep’i kuşatması ile birlikte herhangi bir çözüme varamadan sonlanmıştır(3).

Astana Görüşmeleri: Astana’daki görüşmelerin somut sonucu Rusya, İran ve Türkiye’den oluşan bir görev gücü kurulmasına ilişkin maddenin kabul edilmesi aynı zamanda bölgede söz sahibi olmak isteyen bölge ülkeleri adına önemli bir adım atılması olmuştur.

Cenevre-4: Bu görüşmelerde 2254 sayılı BMGK kararının yanı sıra, “terörle mücadele” başlığı eklenmiştir.

Cenevre-5 ve 4. Astana Görüşmesi: Cenevre-4’ü takiben Cenevre-5 görüşmeleri 22 Mart 2017 tarihinde başlamış ve terör ile mücadele görüşmelerin odak noktası olmuştur. 3-4 Mayıs 2017’deki Astana görüşmelerinin 4. turunda “çatışmazlık bölgelerini”ele almıştır.

Cenevre-6 ve 5. Astana Görüşmesi: 16-20 Mayıs 2017 tarihleri arasında görüşmelerin temelini oluşturan 4 ana başlığın Cenevre-6’nın kısa olması sebebiyle ele alınamadan bittiği bildirilmiştir. 4-5 Temmuz 2017 tarihleri arasında gerçekleşen 5. Astana görüşmeleri sonucunda zirvede, Lavrentiev, “Bildiğiniz gibi İdlib, Humus ve Doğu Guta bölgelerinde Türkiye ve İran’ın etkisi var. Güney bölgesindeki muhalif gruplara Ürdün ve ABD’nin etkisi olduğunu hem Tahran hem de Ankara kabul ediyor. Onların (Ürdün, ABD) katılımı olmadan bu bölgenin oluşturulması söz konusu değil.” açıklamasında bulunmuştur(4).

6. Astana Görüşmesi: Astana Görüşmelerinin 6.’sı 14 Eylül 2017’de Türkiye, Birleşmiş Milletler (BM), Rusya, İran, ABD,  Ürdün, muhalefet heyetleri ve Esad rejimi arasındaki ikili ve üçlü görüşmelerle başlamıştır. İdlib’deki çatışmasızlık bölgelerinin sınırlarının çizilmesi ve ateşkesin uygulanması konusunda yapılması gerekenler en önemli konulardan biri olmuştur. 6. Görüşmelerden sonra 7. Astana görüşmeleri 30 Ekim 2017’de başlamıştır. Görüşmelerde sonuç olarak, Kazakistan Dışişleri Bakanı Kayrat Abdrahmanov,  tarafların önceki turlarda kararlaştırılan Suriye içindeki gerginliği azaltma bölgelerinde ateşkesin büyük ölçüde sağlanmasından memnuniyet duyduklarını ve garantörlerin DEAŞ, Nusra Cephesi, El Kaide ve onlarla bağlantılı örgütlerle mücadeledeki kararlılıklarının sürdüğünü belirtmiştir(5).

Soçi ve Cenevre-8: 22 Kasım 2017 tarihinde başlayan önemli Soçi zirvesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Vladimir Putin ve Hasan Ruhani görüşmeleri başlatmıştır. Astana’da yaptıkları zirvelerde attıkları somut adımlarla Cenevre Görüşmeleri ile karşılaştırıldığında bölge ülkelerinin Suriye’deki çatışmalarda daha belirgin rol oynayabileceğini kanıtlayan üç ülke, dünya basınında da ilgiyle takip edilmiştir zira Rusya bölgede bir ABD ağırlığına izin vermeyeceğini, Suriye’deki çıkarlarından vazgeçmeyeceğini ve bölgede etkili olan Turkiye ve İran gibi ülkelerle iş birliği içinde Suriye’yi elinde tutmak istediği mesajını tüm dünyaya iletmiştir. Rusya barışın sağlanması için tüm tarafların taviz vermesi gerektiğini hatırlatırken Türkiye ise terör örgütleri ile aynı çatıda bulunmayacağını belirtmiştir. İran tarafı ise Suriye’deki tüm terör hücreleri ortadan kaldırılması gerektiğini savunmuştur(6).

3. Zirveler Süreci

Ankara Zirvesi

4 Nisan 2018’da Türkiye’de yapılan Ankara zirvesinde Türkiye, Rusya ve İran yine masaya oturmuştur. Ankara zirvesinde liderler, "Suriye genelinde şiddetin azaltılmasına yardımcı olmak ve Suriye ihtilafına kalıcı siyasi çözüm bulunması için Cenevre sürecine ivme kazandırmak suretiyle Suriye’de barış ve istikrara katkı sağlamak bakımından tek etkili uluslararası girişimin Astana formatı olduğunun altını çizdiği" şeklinde bir ortak açıklamada bulunmuştur.(7)

Tahran Zirvesi

7 Eylül 2018’de İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Tahran’da katıldığı üçlü zirve İdlib kentinde yaşananların ön planda olduğu bir toplantı olarak tanımlanmış ve görüşmelerin ardından 12 maddelik bir bildiri yayınlanmıştır (8). Bildiride, Suriye'nin toprak bütünlüğü ve bağımsızlığı, IŞİD, Nusra Cephesi ve El-Kaide gibi terörist grupların tamamen ortadan kaldırılmasında işbirliği, terörist gruplarla ateşkes rejimine katılmış silahlı muhalif grupların ayrıştırılması, siyasi sürece vurgu, Anayasa Komitesi'nin kurulması, sığınmacıların geri dönüşü, mülteciler ve ülke içinde yerlerinden edilmiş kişiler hakkında uluslararası konferans düzenlenmesi ve insani yardım gibi konular öne çıkmıştır.

Moskova Görüşmeleri:

Ocak 2019’da yapılan görüşmelerde Suriye’deki son gelişmeler üzerine istişareler devam etmiş Türkiye ve Rusya’nın devlet başkanlarının arasında geçen ikili görüşmelerde, Astana barış sürecinin devamına dikkat çekilmiştir. Görüşmelerden önce, Erdoğan'ın "Suriye'deki krizi çözmede kritik öneme sahip Türkiye-Rusya işbirliği" başlıklı bir makalesi Rus Kommersant gazetesinde yayımlanmıştırmıştır(9). Erdoğan makalesinde, "Uygun şartlar oluştuğunda ülkemizi Suriye topraklarından tehdit eden teröristlerin peşine düşme hakkını saklı tutuyoruz" dedi(10).

4. Sonuç

Sonuç olarak, farklı çıkarlara sahip olan bölge devletlerinin, karmaşık Suriye denklemi içerisinde bir araya gelip bölge dışı aktörlerin dışarıda kalmasına belli ölçüde neden olduğu ve yedi yıldır devam eden bu süreçte bazı somut ilerlemelerin yine bu ülkeler sayesinde sağlandığı ortadadır. Belirtilen barış süreci başlangıç itibarı ile bir sona yaklaşmak ve barışı tesis etmek amacı gütse bile gerçek anlamda çok daha yeni ve belki de uzun vadeli bir sürecin başlangıcı niteliğindedir. Ancak ABD ve Rusya arasında gerçekleşebilecek gizli ya da açık bir mutabakatın tüm süreçleri etkileyebilecek ve bölge genelinde telafisi mümkün olmayacak sonuçlar doğuracağı yeni güvensizlik ortamları yaratacağı unutulmamalıdır. Barış yolundaki bölgesel gelişmelere bölge ülkeleri sahip çıkmalıdır.

KAYNAKÇA:

(1) I AM SYRIA, Death Tolls:statistical profile, 16 Ocak 2019 tarihinde http://www.iamsyria.org/death-tolls.html adresinden alındı.

(2), (3), (4), (5), (6), SUİÇMEZ, Mahmut Nedim, (2018) STRATEJİK ORTAK: Dünden Bugüne Tüm Suriye Zirveleri(Kronolojik), 16 Ocak 2019 tarihinde  https://www.stratejikortak.com/2018/04/suriye-zirve-astana-cenevre-soci.html adresinden alındı.

(7) TRT HABER, (2018), Türkiye-Rusya-İran’dan ortak Suriye açıklaması, 16 Ocak 2019 tarihinde https://www.trthaber.com/haber/gundem/turkiye-rusya-irandan-ortak-suriye-aciklamasi-358831.html adresinden alındı.

(8) BBC NEWS, (2018), Erdoğan’ın ‘İdlib’de ateşkes’ önerisine Putin’den ret, 16 Ocak 2019 tarihinde https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-45450938 adresinden alındı.

(9), (10) TRT WORLD, (2019), Erdogan in Moscow for Syria talks with Putin, 24 Nisan 2019 tarihinde https://www.trtworld.com/turkey/erdogan-in-moscow-for-syria-talks-with-putin-23523 adresinden alındı.

Doc.Dr. Murat KOÇ

YAZAR HAKKINDA