Avrupa liderleri, Paris’te düzenlenen zirvede, Ukrayna’da barış tam anlamıyla sağlanana kadar Rusya’ya uygulanan yaptırımların kaldırılmaması konusunda mutabakata vardılar. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Ukrayna’nın koşulsuz 30 günlük bir ateşkesi kabul ettiğini belirtirken, Rusya’nın henüz bir yanıt vermediğini ve ek şartlar öne sürdüğünü ifade etti. İngiltere Başbakanı Keir Starmer ise, Rusya’yı müzakere masasına çekmek için ekonomik baskının artırılması gerektiğini vurguladı. Zirvede ayrıca, Ukrayna’ya yönelik destek tedbirleri ve olası bir Fransız-İngiliz “güvence gücü” konuşlandırılması gibi konular ele alındı; ancak bu öneri tüm katılımcıların desteğini almadı. Rus haber ajanslarının bildirdiğine göre, Putin dün gece Ukrayna'nın yeni seçimlere ve bir anlaşmaya varmak amacıyla kilit anlaşmaların imzalanmasına izin vermek için geçici bir yönetim biçimi altına alınabileceğini öne sürdü. Alman şansölyesi Olaf Scholz, Rusya'ya yönelik yaptırımların kaldırılmasının ciddi bir hata olacağını ve barışın "gerçekte sağlanmadığı - ve ne yazık ki bundan hala çok uzak olduğumuz" sürece "anlamsız" olduğunu söyledi.
Zelenskyy, Rusya'nın "herhangi bir barış istemediğini", bunun yerine "Avrupa ve Amerika'yı bölmek istediğini" ve "Rusya bu savaşı durdurana kadar herhangi bir yaptırımın kaldırılması" gerektiğini söyledi. Bunun yerine, "daha fazla yaptırım paketi" olmalıdır. Zelenskyy, zirveden sonra ABD'nin Moskova'nın Ukrayna enerji hedeflerini vurmama taahhüdünü ihlal ettiği şeye yanıt vermesi gerektiğini düşündüğünü de sözlerine ekledi. "Bence ABD'den bir tepki olmalı," dedi. Toplantı, bazı üyeleri tarafından olası askeri güçler konuşlandırılması da dahil olmak üzere, üç yıllık savaşı sona erdirmek için ateşkes kararlaştırıldıktan sonra Avrupalı ve diğer müttefiklerin Ukrayna'ya sunabileceği güvenlik garantilerini tanımlamaya çalıştı.
Siyasi ve lojistik kısıtlamalarla ve olası Rus ve ABD direnişiyle karşı karşıya kalan koalisyon üyeleri, ikinci seçenek üzerinde anlaşmaya varmaktan çok uzak. Macron, ateşkes sonrası "güvence gücü" için Anglo-Fransız planlarının evrensel destek kazanmadığını söyledi. Kuvvetin "Ukrayna tarafından istenen bir İngiliz-Fransız önerisi" olduğunu söyledi ve ekledi: "Oybirliği yok, ancak bunu yapmak için oybirliğine ihtiyacımız yok." Bununla birlikte, bir İngiliz-Fransız heyetinin yakında ihtiyaçları görüşmek için Ukrayna'ya seyahat edeceğini söyledi.
Avrupa liderlerinin Rusya’ya yönelik yaptırımları kaldırmama kararını ve bunun gerekçelerini aktarmaktır. Ayrıca, Ukrayna’daki durumun hâlâ belirsiz olduğu ve Avrupa ülkelerinin Rusya üzerindeki ekonomik baskıyı sürdürmeyi amaçladığı vurgulanıyor. Liderlerin yaptırımların kaldırılmasını Ukrayna’da kalıcı barışın sağlanmasına bağladıkları ve olası diplomatik adımları değerlendirdikleri de makalede öne çıkan konular arasında. Bu haber, Avrupa liderlerinin Rusya’ya yönelik yaptırımları kaldırmama kararını ve bunun gerekçelerini ortaya koymaktadır. Liderler, Ukrayna’da tam anlamıyla barış sağlanana kadar yaptırımları sürdüreceklerini vurgulamış, bu kararın diplomatik ve ekonomik baskıyı artırmayı amaçladığını belirtmişlerdir.
Haberin içeriği, Avrupa’nın Rusya’ya karşı tutumunun değişmediğini ve Ukrayna’ya desteğin devam edeceğini göstermektedir. Bu durum, uluslararası ilişkilerde Avrupa’nın stratejik bir birlik içinde hareket ettiğini ve yaptırımları kaldırmanın henüz uygun olmadığını düşündüğünü ortaya koyuyor. Sonuç olarak, Avrupa’nın mevcut politikası Rusya’ya karşı ekonomik baskıyı sürdürerek diplomatik çözümler aramak yönündedir ve bu yaklaşımın önümüzdeki süreçte nasıl şekilleneceği, gidişata bağlı olacaktır.
KAYNAKÇA:https://www.theguardian.com/world/2025/mar/27/european-chiefs-agree-not-the-time-lift-sanctions-against-russia
Avrupa Bölgesi Sorumlusu